Antik
Çağlarda Yahudi tarihi (M.Ö. 37 yılına kadar) [değiştir] Kadim
İsrailoğulları [değiştir]Ana maddeler: Antik İsrail ve Yehuda'nın tarihiİlk iki döneminde, Yahudi tarihi büyük ölçüde
Bereketli Hilal olarak adlandırılan bölgeninki ile aynıdır.
Bu tarih,
Nil,
Dicle ve
Fırat nehirleri arasında uzanan topraklara yerleşen insanlar ile başlar.
Mısır ve
Babil'deki
kadim medeniyet merkezleri,
Arabistan çölleri ve
Anadolu'nun
dağları ile çevrili olan
Kenaan ülkesi (daha sonra
sırasıyla
İsrail,
Yehuda, Yahudiye Eyaleti, Coele-Suriye,
Filistin,
Levant ve nihayet tekrar İsrail adlarını almıştır) medeniyetlerin buluşma
noktasıydı. Eski zamanlarda kurulmuş ticaret yollarının kestiği bölge,
Akabe Körfezi ile
Akdeniz kıyılarında önemli limanlara sahipti. Özellikle Akdeniz kıyısındaki
limanlar bölgeyi, Bereketli Hilal'de yaşayan diğer kültürlerin de
etkisine açık hale getirmiştir.
Geleneksel olarak, dünyanın her yerindeki Yahudiler büyük ölçüde
İsrail diyarına yerleşmiş olan kadim
İsrailoğullarının soyundan geldiklerine
inanır. İsrailoğulları ise, ortak soylarını hepsi de
Hud'un kanından
olan
İbraniler İshak ve
Yakub üzerinden biblik ataları
İbrahim'e
kadar izlerlerdi. Yahudi geleneğinde, İsrailoğullarının Yakub'un
Mısır'a yerleşen on iki oğlunun (bunlardan birinin adı da Yehuda'dır)
torunları olduklarına inanılır. Mısır'da, torunları genellikle
II.
Ramses olduğu belirtilen, Mısır
firavunu tarafından
köle edilmiştir. Yahudi geleneğine
göre, İsrailoğulları
Musa peygamberin önderliğinde Mısır'dan Kenaan'a göç
etmişlerdir (
Çıkış). Bu olay, İsrailoğullarının
her biri Yakub'un oğullarından birinin ismini alan on iki kabileye
bölünmüş bir halk haline gelişinin başlangıcına da işaret eder.
İsrail Diyarı'nın
kabileler arasında bölünüşünü gösteren 1759 tarihli harita.
Yahudi geleneği ve
Kutsal Kitap (ilk kitabı
Tekvin'den
son kitabı olan
Malaki'ye kadar),
İsrailoğullarının kırk bir yıl boyunca çölde dolaştıktan sonra Kenaan
ülkesini
Yeşu'nun
yönetiminde fethettiklerini, ele geçirdikleri toprakları da on iki
kabile arasında üleştirdiklerini anlatır. On iki kabile, bir süre
Hakimler olarak bilinen bir dizi hükümdar tarafından yönetilmiştir.
Bunun ardından,
Saul'un hakimiyeti altında bir İsrailoğlu
monarşisi kurulmuş ve
Kral Davud ve
Süleyman hakimiyetinde devam etmiştir.
Kral Davud (önce bir Kenaan daha sonra da
Yevus şehri olan)
Kudüs'ü
fethederek başkenti yapmıştır. Süleyman'ın hükümdarlığının ardından,
ülke on kabileden oluşan İsrail (kuzeyde) ve
Yehuda ve
Benyamin (güneyde) kabilelerinden oluşan Yehuda olmak üzere iki krallığa
bölünmüştür. İsrail, M.Ö. 8. yüzyılda
Asur hükümdarı
V. Salmanasar tarafından fethedilmiştir. Kimi zaman
İsrail'in On
Kayıp Kabilesi olarak da adlandırılan bu on kabileye dair genel
kabul görmüş bir tarihi kayıt bulunmamaktadır.
Süleyman Mabedi'nin Kutsal Kitaplardaki
tasvirlere dayanılarak hazırlanan çizimi.
Babil
sürgünü [değiştir]Ana madde: Babil SürgünüMilattan önce 6. yüzyılın başlarında, Yehuda Krallığı Babil ordusu
tarafından fethedilmiştir. Yehudalı seçkinler Babil'e sürülmüş, ancak
Babil'in daha sonra
Persler tarafından
fethedilmesinin ardından bunların en azından bir kısmı
Ezra ve
Nehemya peygamberlerin önderliğinde anavatanına dönmüştür.
Zerdüştçülüğün Pers İmparatorluğu'nun devlet dini
olmasından ötürü, Zerdüştçülüğün Yahudiliğin gelişimine ne ölçüde etki
ettiği akademisyenler arasında halen tartışılan bir konudur (Bkz.
Hıristiyanlık
ve dünya dinleri).
Sürgün sonrası dönem
[değiştir]İkinci
Tapınak'ın inşası, Perslerin onayı ile
Yahudiliğin son üç peygamberi
Hagay,
Zekeriya ve
Malaki'nin
liderliğinde tamamlanmıştır. Son üç peygamberin ölümünden sonra, halen
Pers hakimiyeti altında olan Yahudi halkının liderliği de birbirini
izleyen beş kuşak
zugot (çift) lidere geçmiştir. Yahudiler ilk
olarak Perslerin ardından da
Yunanlıların hakimiyeti altında refah dönemleri
yaşamışlardır. Bunun sonucunda,
Ferisiler ve
Sadukiler ortaya çıkmıştır. Hem Pers hem de Yunan hakimiyeti altında, Yehuda'da
Yehud
sikkeleri adı ile Yahudi sikkeleri de basılmıştır.